Ve iyi ekibi olan kazanıyor! -6-

Gölbaşı'nda hikaye yazmak bana düşüyor, sağ olsunlar meslektaşlarım bu konuyu hep bana bırakıyor gibi, en zoru da siyasi analizler olup, yine bu konu da düşüncelerimi yazacağım...

Belediye de yönetim değişti, peşinden önce borç var/borç yok! tartışması başladı.

Yeni dönem Belediye Başkanı Yakup Odabaşı belediyenin çok borcu olduğunu, hatta Türkiye’nin en borçlu belediyesi olduğunu açıkladı. Bunun üzerine Ramazan Şimşek basın toplantısıyla iddia edildiği gibi borç olmadığını, borcu varsa bile geriye birçok satılabilir mal bırakıldığını ve “bunları sat sat öde!” dedi.

Bu tür hikayeleri yazmak hep bana düşüyor. Oysa ki, belediye de, başkanın basın organizasyon işlerini yapanlarla birlikte , belediyenin bütçesini takip eden hesap uzmanı başkan yardımcısı vardı, onların açıklama yapmaları lazım ki, en son bunlarla birlikte bizde hikayeleri tamamlayalım.

Belediye başkanları genelde siyaseten de hareketler yapabiliyor.
En son olarak Belediye Başkanı Yakup Odabaşı, kendinden emin şekilde bir hareket yaptı. Bir pankart hazırlatarak borç listesini sıralattı ve belediye binasına astı. Bu bir yerde konuşulanları boşa çıkarmanın yanısıra algı operasyonu olarakta görülüyor.

Diyelim ki belediyenin bu kadar borcu var. Bu paralar nerelere harcanmış? Bu paralar usülsüz mü harcanmış? Bu paralar Gölbaşılıların kullanımına harcanmamış mı? Esas sorulacak soru bunlar ve bunların cevapları lazım.

   Belediyelerde bu mali işlerin böyle basit olmadığını düşünüyorum. Zira, Fatih Duruay başkan döneminde tesadüfen ortaya çıkan Mali İşler Müdürlüğü’ndeki usülsüz işlemler yüzünden dönemin Mali İşlerden sorumlu Müdürü ve bazı personeller yargılanmış, hatta 1-2 personel tutuklanmıştı. Bu konuda detaya girersem sayfalar tutar. Demem o ki, bu işler basit değil.

Bu pankartın asılıp, bir de basın bürosundan haberler geçilmesinin çok farklı anlamları var ve bunların hepsi de Yakup Odabaşı başkana olumlu yansır...

Öncelikle, bu paralar sanki üsulsüz harcanmış gibi bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Şimdi, borç çıkan paralar usülsüz harcandı ise bununla ilgili suç duyurusunda bulunulması lazım. Başkan Odabaşı’nın bu konu da bir açıklaması olmadı, “usülsüz harcama” demedi, bundan sonra derse bilmiyorum zaten gereği de suç duyurusunda bulunmaktır ancak ben algı oluşturulmaya çalışılıyor diye düşünüyorum. Zira, suç filan olsa Fatih Duruay başkan dönemini hatırlarsanız, hatta Ramazan Başkan dönemine de sarkmıştı. Belediye hesap işlerinde usülsüz işler yapılmış, sonucunda dönemin mali işler müdüründen tutunda bazı personellerine kadar yargılanmıştı. Hatta, 1-2 memurda tutuklanmıştı. Detaya girmeyeceğim ama bu hesap işlerinden kurtulmak kolay değil.)

Böyle bir pankartı asmanın Yakup Odabaşı başkanın siyasi geleceğine, aynı zamanda belediye de oluşabilecek olumsuzlukların önüne geçilmesi için bir fırsat oluşturduğunu da düşünüyorum.
Başkan Odabaşı, büyük bir borçla aldığı belediye de, başarılı/güzel çalışmalar yaptığında söz söyleme hakkı daha cesaretli ve dirayetli olacaktır. Borçlu alınan bir belediye yi en güzel şekilde yönettiğini haklı olarak övüne övüne anlatacaktır.

Diğer konu ise, büyük bir borçla aldığı belediye de, gündeme de gelen işçi çıkarmaları ve bununla ilgili oluşan basın açıklaması ve tepkilerin önüne geçmek için “tasarruf tedbirleri çerçevesinde” personel çıkarmalarına karşı tepkiyi azaltmak bunlardan en önemli bir sonuç olarak karşımıza çıkıyor.

Sonucunda ne olursa olsun, Yakup Odabaşı başkanın ekibi iyi çalışıyor. Yani, bir siyasetçinin geleceğini güzelleştirmek ve bunun altyapısını oluşturmak için yapılması gerekeni yapıyor. Siyaseten yanlış yaptıklarını söyleyemem.

Ancak, karşı ataklar zayıf kalıyor.

   Yakup Odabaşı başkan geldiği gün Tramvay hattını iptal etti. Bu tramvay konusunda benim aklımda da soru işaretleri var? Ramazan Şimşek, bu tramvayın peşine niye bu kadar düştü? diye soranlara da “vizyon ve misyon” meselesi diyerek, yeni yönetiminde, tramvayı iptal etmekle vizyonsuz olduğunu belirtti.
Bu konu ekonomi ve turizm açısından doğru bir karar olsa da, siyasi olarakta tramvayın geçtiği cadde üzerindeki esnaflar üzerinde bir anket yapılarak sonuca varılması gerekiyordu. Bu konu da görüşlerimizi defalarca yazdım ancak esas sorun bu değil...

Başkan Yakup Odabaşı’nın ekibi sistemli ve ekibinde ikilik yok. Onun ekibi partililer dışında kalan kendi yakın köylüleri, akrabaları başta olmak üzere güvene dayalı dostlukları bulunan insanlar, Ankara Kulübü gibi oluşumlar var. Çekirdek ekibi bunlar.

Ramazan Şimşek başkanın çekirdek ekibi 2019 yılında teşkilatlarla birlikte aktif çalışan, seçim büroları açan Ramazan Yılmaz ekibiydi. Daha sonra Ramazan Yılmaz ekibini temsilen oğlu Lütfü Yılmaz Gölbaşı Belediye Spor Kulübü Başkanı olmuştu. Ancak, ne olduysa oldu Lütfü Yılmaz buradan istifa etmek zorunda kaldı ve kendisine de etkin ya da şartlarına uygun bir görev verilmedi. Hatta, İYİParti Genel Başkanı ziyaretinde bürosuna uğramasını da gündeme getirip, fırsata dönüştürenler onun ekipten kopmasına zemin hazırladı. Sonucunda kendi mi gitti yoksa gönderildi mi orasını bilmiyorum ancak zamanla gördük ki İYİPARTİ teşkilatlarında aktif görev yapıyor. Bu durum sadece Ramazan Şimşek’in kendi  ekibinin yok olmasına değil aynı zamanda MHP saflarından bir gurubun kopmasına da neden oldu. Bu süreci yakından takip edenler bu konuları iyi değerlendirmelidir. Zira, Ramazan Şimşek’in ekibi ve teşkilattan ayrıca organizasyon yapan bunlardı. Ramazan Yılmaz bu konularda hem tecrübeli, hem de iktidar olabilmek için hayli çaba sarfetmişti.

Hatta, Gölbaşılı hemşehrimiz dediğimiz, Balalı olan MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof.Dr. Mevlüt Karakaya hoca ile çok iyi anlaştığını, Mevlüt hocanın da kendileri gibi Erzincan’dan gelme olduklarını öğrendiklerini belirtip, bir tarihsel bağ bile kurup, yabancı görmüyordu.

Ancak, yerel de bişey oldu, ne olduğunu ben bilemiyorum tabi Lütfi Yılmaz, Ramazan Şimşek’in ve MHP nin yanından koparıldı ya da ayrıldı. Önemli bir ekipte yok olmuştu.

Yakup Odabaşı başkanın ekibi olan başta köylüleri ve akrabaları yine Büyükşehir Belediyesi’nde aktif görevler almasıyla da kendini gösteriyordu. Bu Yakup Odabaşı başkanın gelecekle ilgili siyasi düşüncelerininde yansımasıydı, çünkü bir süre sonra da Ankara Kulübü Derneği’nde Genel Başkan Yardımcısı olarakta görev alıp, bu sayede gündem de kalabiliyordu.

Yani, Başkan Odabaşı’nın, Mansur Yavaş başkanında ardında olmasıyla birlikte oluşan güç sayesinde önce İYİPARTİ de, sonra ne olduysa CHP’deki girişimleri sonuç verdi ve aday olup kazandı. Seçim sürecinde olan, biten ayrıca tartışılabilir ancak bir hedefe kilitlenip, bunun için her yolu deneyen bir başkan adayı sonunda başarılı oldu ve seçildi.

Ramazan Şimşek başkanın en büyük şanssızlığı teşkilatlar haricinde Ramazan Yılmaz /lütfü Yılmaz gibi destekçilerini/oluşturdukları ekibini kaybetmiş olmasıdır.

Bu durumlar böyle iken Ramazan Şimşek başkan döneminde yine Gölbaşı çok hizmetler aldı, belediye çok işler yaptı. Hakkını vermek lazım, yaptı. Seçilseydi birçok proje gündeme getirmişti onları da yaparmıydı, yapardı. Bunların hepsi Gölbaşı’nda kalacak, Gölbaşılıların yararlanacakları projelerdi.

Şimdi, Yakup Odabaşı Başkan,” Türkiye’nin en borçlu belediyesini devraldık” diyerek ilçeye hizmet yapamayacağının altyapısını oluşturuyorsa, boşuna başkan olmuş olur ki, bir de Gölbaşı’na yapılacak hizmetlerin önünü kesmiş sayılır ki! böyle bir durumu partisi bile kabul etmez. Yapacaktır, diye düşünüyorum. Ekibi sağlam diye de düşünüyorum. 2009-2014 yılındaki kadrosunda olan tecrübelilerin yanında durduğu görülüyor. Zaten, ekonomi ile işlerini yürüten sağ kolu İsmail Kara, gayet başarılı da yürütüyor!

Konuyu biraz dağıtır gibi olduk ancak sonucunda bir ekip olayının ne kadar önemli olduğunu anlatmaya çalıştım. İyi bir ekibiniz varsa, yüzde 50 olarak zaten başarılısınız. Gerisi de çabalarınızla belli olur.

Ramazan Şimşek başkanın ekibi içinde kim var halen bilemiyorum. Bir başkan yardımcısı vardı. Hesaptan kitaptan iyi anlayan, hesap uzmanı Ahmet Keskinler’i tanımak lazım. Adamın işi bitti ve geldiği kuruma gitti. Ben, bunun hikayesini yazmak isterim. Başkan Şimşek’i en çok etkileyen ve yönlendiren başkan yardımcısı olarak tanıdım ve bazı projelerde kendisiyle ters düştüm, eleştirdim. Zaten, bir de basın bürosunu bir düzeltemedilerdi…

Yani, dönüyor dolaşıyor hep ekip olayına geliyor konular.
Egolarıyla hareket etmeyen, likayatlı insanlarla çalışan iyi bir ekibiniz varsa birşekilde başarılı olmanın yolu bulunur. Yine, iyi bir ekibiniz var ise muhalefette olsanız başarınız gölgelenmez…

Bu seçimlerin esas gösterdiği ve öğrettiği SEÇİM YASASI nın değişmesidir. Ancak, görülüyor ki, Anayasa Değişikliği gündeme gelir ancak bu Seçim Yasası değişikliği hiç gündeme alınmayacak gibi duruyor. İktidar da, muhalefette halinden memnun…

Ne diyelim, sağlık olsun.

   Ben bir hikaye yazıp, siyasi bazı yorumlar, kimisine göre analiz yaptım. Eksiği ya da fazlası varsa lütfen tamamlanmasına yardımcı olmak üzere yorumlarınızı beklerim.

Saygılarımla
Bayram Türkmez
25 Nisan 2024