16 Mart 2025 - Pazar

Türk Milletinin tarihini bir bütün halinde anlatmalıyız

Türk Milletinin bu köklü tarihi yok edilmesi köklerinin kurutulmasıdır! Hangi inançtan olursa olsun, inançlar değişse bile farketmez Türk Milletinin tarihi köklerinin gerçekliğini nesilden nesile bir bütün halinde taşımak zorundayız.

Yazar - Bayram Türkmez
Okuma Süresi: 5 dk.
Bayram Türkmez

Bayram Türkmez

golbasigazetesi@gmail.com - 05355673077
Google News

Türkistan’dan Anadolu'ya gelen Alim ve Veliler vardı!Bugün Diyanet görevini tam yapabilseydi belki de 40 çeşit cemaat olmayacaktı!

Geçmişten günümüze olan bir bölüm süreci anlatmak için bir derleme yapma ihtiyacı duydum.  1065 li yıllarda Selçuklu döneminde başlayan süreç ile bugün var olan süreç hakkında bilgi kırıntıları edinmekte fayda var. Araştırırken, Anlatırken bizlerde yeni bilgilerle tanışıyoruz.

Türkistan’dan Anadolu’ya gelerek İslamî ilimlerin gelişmesiyle birlikte Türk tarih ve kültürünün yaşatılmasını sağlayan  çok alim olduğunu görüyoruz. İslam öncesi Türklerin Gök Tanrı inancı da ve bunun Şamanlıkla ilişkilendirilmesi de günümüze kadar gelmiştir.

   Türk Milletinin bu köklü tarihi yok edilmesi köklerinin kurutulmasıdır!  Hangi inançtan olursa olsun, inançlar değişse bile  farketmez Türk Milletinin  tarihi köklerinin gerçekliğini nesilden nesile bir bütün halinde taşımak zorundayız.

    Çünkü, Türk milleti o kadar büyük, dünyanın her cografyasında var.  Bu kültürel zenginliğimizi de, derin köklerimizi de korumak zorundayız.

TÜRKİSTAN olarak anılan yer  “ Orta Asya'da, Özbekistan, Kazakistan, Türkmenistan, Tacikistan, Rusya, Moğolistan ve Çin topraklarının bir kısmını kapsayan çoğunlukla Türk halklarının yaşadığı coğrafî bir bölgedir.” Atatürk ögretisine göre de 7 bin yıldan beri Türkler Anadolu'da yaşıyor.

Türkistan bölgesinde faaliyetlerini sürdürmüş olan Ahmed Yesevî, Hanefî–Mâtürîdî geleneğin bir temsilcisi olarak yetişen Alperenlerini Anadolu’ya göndererek İslam ilimi ile Türk Tarih ve Kültürünü yaşatıp birlik ve dirlik yolunda önemli çalışmalar yapılmasını sağlamıştır.

  Bu nedenle de, İslam ilimlerini anlatırken, Hanefi mezhebiyle yoğuran Türk Alimi Maturidi kültürünün devamını sürdüren Hoca Ahmet Yesevi’nin Anadolu insanı üzerindeki etkisi büyüktür.

  Ahmet Yesevi,  Yunus’un, Hz. Mevlâna’nın, Ahi Evran’ın, Hacı Bektaş-ı Veli gibi onlarca alim ve velinin Piri’dir.

     İşte bu nedenle Yahya Kemal, Fuad Köprülü,  Hoca Ahmet Yesevi hakkında şöyle diyor: “Şu Ahmet Yesevi kim? Bir araştırın, göreceksiniz, bizim (Türk) milliyetimizin temellerini asıl onda bulacaksınız.”

“İmam Mâtürîdî İslam’ın ebedî değerlerini kendi yerel kültür kodlarıyla harmanlayarak İslam’ın göç ettiği coğrafyaların taleplerini de karşılayacak evrensel bir kuşatıcılığa sahip olduğunu göstermiştir… Onun için de İmam Mâtürîdî’yi bütün ayet yorumlarında hikmeti ve erdemi öne çıkaran bir bilgin olarak görmekteyiz”(www.dergipark.com)

ATATÜRK - “Bizim dinimiz en mâkul ve en tabiî bir dindir. Ve ancak bundan dolayıdır ki son din olmuştur. Bir dinin tabiî olması için, akla, fenne, ilme ve mantığa tetâbuk etmesi lâzımdır. Bizim dinimiz bunlara tamamen mutabıktır…” demiştir.

Bunun içinde günümüzde,  Atatürk laikliği İmam Maturidi’nin yoludur; ‘Biz amelde Hanefi, itikatta Maturidiyiz’ denir

Hanefî–Mâtürîdî geleneğin bir temsilcisi olarak Türkistan bölgesinde faaliyetlerini sürdürmüş olan Ahmed Yesevî aynı çizginin devamı olarak bir ahlâk öğretisi geliştirmiştir.  Ahmet Yesevî Türklerin manevi hayatına asırlarca hükmeden, Türk halk sufilik geleneğinin kurucusu; Horasan Erenleriyle dünyanın dört bir bucağına ulaştıran; Türk diliyle yazdığı görüşleriyle  dilimizin gelişmesi ve zenginleşmesine büyük katkısı olan "Pir-i Türkistan", büyük Velî, öncü şair...olarak anılır.

    Günümüzde İmam Maturidi ögretisi nerdeyse unutturuluyor, Ahmet Yesevi ve Erenlerinin ögretileri de unutulmaya yüz tutmuş biçimde kaynaklarında okunmayı ve uygulanmayı bekliyor. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bu yönde sürekli-geniş çalışmaları olması gerektiğine inanıyorum.

Diyanet,  görevini tam yapabilseydi  40 çeşit cemaat ortaya çıkmazdı diye düşünüyorum.  Türkistan’dan Anadolu'ya gelen Alim ve Veliler vardı ya, bugün onların yerini İslamı anlatamayan cemaat temsilcileri yer aldı. İşte sıkıntılarda burada başlayıp, gidiyor!

Ve son yıllarda, aynı köklü tarihimizi yaşayan ve yaşatan; gardaşlarımızdan başta  Azerbaycan Türkleri olmak üzere, Turan Cografyasının birleştirici güçleri tarih ve kültürümüzü -bütünleyici-  kökleriyle bozmadan yaşatılması için umut oluyor.

Sevgi ve Saygılarımla

Bayram Türkmez

16 Mart 2025

AÇIKLAMA- çok çeşitli kaynaklardan derlenmiştir. Umarım hep birlikte yeni bilgilerle tanışmışızdır ve gelecekte de yeni bilgilerle tanışmak üzere hoşça kalın.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları