Mevzu Derin...
Kozmik Enerjilerin Savaşı ya da Ruhların Savaşı diye de birşey var mı? Bu soruyu herkese soruyorum. Bu konu da yeterli bilgiye sahip değilim ancak bazı kitap okumalarım ve tv programları Türk Tarihi ve Kültürü açısından beni rahatsız etti!
Bayram Türkmez
golbasigazetesi@gmail.com - 05355673077Mevzu Derin
Kozmik Enerjilerin Savaşı ya da Ruhların Savaşı diye de birşey var mı? Bu soruyu herkese soruyorum. Bu konu da yeterli bilgiye sahip değilim ancak bazı kitap okumalarım ve tv programları Türk Tarihi ve Kültürü açısından beni rahatsız etti!
İnsanın doğal enerjisinin var olduğunu ve ölümünden sonra da ruh alemine ulaştığına inanırız. Bu konularda birçok inceleme, araştırma vb. kitaplarda bulunuyor. Bu durum tüm dinlerinde özünde var. Bizim islam aleminde de “Ne zamandan beri Müslümansın” diye sorduklarında “Galübela’dan beri Müslümanım” diyoruz. (Kalübela-Dünyanın var olmadan önceki halindeki ruh dünyası)
Bir tanıdık bu konularla ilgili PDF formatında 2 kitap yollamıştı. Bunlar, Ruhların Yolculuğu ve Ruhların Kaderi. Bu kitaplardan, Ruhların Kaderi'ni üstün körü okurken, Ruhların yolculuğunu da tamamen okudum. Kendime göre notlar aldım.
Yabancı yazarları (Micheal Newton) olan bu kitap çevirileri ve içerikte, ruh bilimini ve ruhlar alemini araştıran deneyler yapılıyor ve insanları hipnoz yöntemiyle önceki yaşamlarında/ölümden sonraki…yaşadıkları anlattırılıp sorgulatılıyor.Daha sonra bu (yüzlerce/binlerce denek) deneklerin ortak yönlerini vb. alanlarını bulmaya çalışıyor. .
Ruh alemi ile ilgili verildiği söylenilen bilgilerin doğruluğu ya da yanlışlığından ziyade benim dikkatimi çeken çok derin bir tarihinde yolunu, yönünü çizip, anlatıyor. Çünkü, insanların belki yüzlerce yıl, binlerce yıl geçmişinden gelen bilgilerin varlığından söz edip, bunların ruhlar tarafından taşındığı, korunduğu ve günümüze kadar geldiği anlamı da var.
Bu araştırmalarda, çok derin kökleri olan, bugün dünya da bile 7 bağımsız ülke, 22 özerk Türk cumhuriyeti ve toplulukları olan Türklerle ilgili 1 tane bile bilgi yok. Sanki, geçmiş zamanda bu dünya da Türk yaşamamış gibi, başka milletlerin kimliklerinden bahsediliyor. Doğal olarak okuyanın bilinçaltına da tarihin derinliklerinde Türkler yoktu! gibi bir algı da oluşturuyor. Sadece bir yerde bir şaman deneğinden bahsediyor ancak onunda Türk olup olmadığını anlatmıyor.
Çünkü, köklü bir tarihe sahip ve dünyanın her bölgesinde var olan Türk Milleti’nin yüzlerce/binlerce yıl varlığını yok saymak için bu tür araştırma/inceleme vb. kitaplarda konu olmaması çok tarih ve kültürümüze olumsuz mesajlar veriyor. “uygarlıklardan uzak bir millet, köksüz bir millet ve sonucunda özgüven eksikliği oluşturacak, inançlarını zayıflatacak… böyle ortamlar oluşuyor. Yüzlerce, Binlerce denekte yapılan araştırma da en azından 1-2 tane de Türk kimlikli birilerine rast gelinmez mi? Hadi, yabancılar gelmiyor da, biz bu tür kültür savaşlarına karşı ne yapıyoruz?
Bu konudan ayrıca yine bazı televizyon kanallarını zaman zaman izliyorum. Özellikle DMAX ve TLC gibi kanallarda güzel programlarda oluyor. Bunlardan, inşaat tadilat/onarım çalışmalarının yanısıra benim ilgimi çeken yabancı yapımcıları olan Antika Avcıları, Hurda Toplayıcıları… gibi programlardır.
Burada dikkatimi çeken konu ise yine, o kadar çok her türlü antika topluyorlar, o kadar çok hurda denilen eski, kullanılmayan eşyalar topluyorlar ki… her alanda toplanılan bu eskiden kalma değerlerden hiç Türklerin ürettiği bir şey yok. Hep başka başka ülkelerin ya da medeniyetlerin üretimlerinden kalan antikalar, eskiler…
İyice anlamak için kaç defa seyrettim maalesef bu programlarda da 1 tane bile türk ürününe/eserine rast gelmedim. Hani, o bölge de üretmese bile, üretilen bir bölgeden alınmış olur, getirilmiş olur vs. vs. o da yok.
Sonra dedim ki, “Şurada şimdi şu kilimin ya da koltuk veyahut ta kılıç ya da başka bir eser…olmazmı. Bu Türkler hiçbir şey üretmemiş mi? Üretmişte, televizyon programına mı hiç denk gelmiyor?
Dogal olarak, bu tür programları izleyen bilinçsiz! bir Türk'te, hem tarih konusunda, hem de kültürel konu da bir kimlik sorunu yaşatıyor. Çünkü, ben geçmişimi de orada görmek istiyorum ,Atalarımla gurur duymak istiyorum. Köklerimi bilmek istiyorum. Ancak yok, bunu hiç göstermediği gibi hissettirmiyor da!
Ve geriye doğru baktığımda, tüm bunlarla birlikte aslında bir tarih ve kültür savaşı içerisinde olduğumuz görülüyor.
Bir kişinin/Bir toplumun/Bir Milletin özgüveninin yok edilmesi demek, ruhununda esaret altında olması demektir. kendi öz değerlerini tanımaması ve doğal olarak kendine özgü bir kimliği de olmaması demek…vb. sonucunda bir yığın haline getirilerek emperyalizme/kapitalizme hizmet ettirilmesi demek!
Kozmik enerjilerin ya da Ruhların Savaşı artık adına ne deniyorsa bu alanda Kuran-ı Kerim'in Kuran-ı Kerim'in sosyal yönü ile birlikte, akıl ve bilim yönünden çalışmalar yapması gereken Diyanet Kurumu hiçbir zaman yeterli olmamıştır ve bu gidişle olmayacaktır da…Bu kurum üzerinde etnik ırkçıların ve çok farklı cemaatlerin/dinsel bölücülerin etkilerinin çok fazla olduğunu düşünüyorum.
Bu alanlarda Türk Tarih Kurumu, Türk Dil Kurumu ve Kültürümüzü, ekonomiyle ve Turizmle eş tutan Kültür ve Turizm Bakanlığı ile birlikte birçok bakanlık ortak çalışmalar yapamazsa önemli bir alanı ıskalamış olacağız…
Saygılarımla
Bayram Türkmez
20 Ağustos 2023