12 Nisan 2025 - Cumartesi

“TÜRK BEKLENENDİR”DERKEN HİKAYELERİ DE VAR!

İnsan, kendine bu kadar yakın görebilir mi! Ama, ben görüyorum, kendimden-özüm biliyorum. Sosyal Medyalarımla yapılan çalışmaları tanıtmaya çalışıyorum, ben de ayrıca dil kursuna gidiyorum. Azerbaycan Türkçesi ile Türkiye-Anadolu Türkçesi arasındaki fa

Yazar - Bayram Türkmez
Okuma Süresi: 4 dk.
Bayram Türkmez

Bayram Türkmez

golbasigazetesi@gmail.com - 05355673077
Google News

“TÜRK BEKLENENDİR”DERKEN  HİKAYELERİ DE VAR!

   Son yıllarda en çok  gördüğüm ve yaşadığım güzel çalışmalardan birisi Azerbaycanlı soydaşlarımız tarafından yapılan sosyal ve kültürel çalışmalardır.

   İnsan, kendine bu kadar yakın görebilir mi! Ama, ben görüyorum, kendimden-özüm biliyorum. Sosyal Medyalarımla yapılan çalışmaları tanıtmaya çalışıyorum, ben de ayrıca dil kursuna gidiyorum. Azerbaycan Türkçesi ile Türkiye-Anadolu Türkçesi arasındaki farklılığı göreyim. Hem de, kaybolan ya da anlam değiştiren kelimelerin varlığını tespit edeyim! diye de…Benimkisi karınca misali...

   Azerbaycan Türkçesi, Çanakkale’de, Milli Mücadele/Ulusal Kurtuluş Savaşı döneminde konuşulan dilin aynısıdır. Yani, Anadolu Türkçesidir, içerisinde milli mücadele ruhunu barındırıyor. Atatürk’ün de kullandığı dildir.

       Hani, bir hikaye vardır ya!  "Tarih bizi çağırıyor; Türk beklenendir.”

      4 yıla yakın süren- 1995 yılında biten, Sırpların katliam yaptığı,  hikaye Bosna Hersek savaşında geçer…

     Türk ordusu, Türkiye’den gönderilen yardım paketlerini  Bosna-Hersek’te  köy köy dağıtıyor. Köyün ileri gelenlerinden isim listesi alınarak ona göre yardımlar dağıtılıyor.  Birgün başka bir köye gidiliyor, köyün ileri gelen diyor ki, “bir teyzemiz var, bunu söylemeyi unutmuşuz, Teyzenin evi de tepede, onu unutmuşuz, ona da yardım verebilirmisiniz.” diyor. Bizim askerler tepedeki eve varıp,  kapıyı çalıyor, kapıyı yaşlı bir  teyze açıyor. İlk sözü “Türkmüsünüz” diyor. Bizim askerler,  “Türküz” deyince “geleceğinizi biliyordum.” diyerek sarılıp sevinçten ağlaşmaya başlıyorlar…

   Bu yaşanan bir hikaye…Türk beklenen, Türk özlenen, Türk hissedilen…

      Ve son dönemde bazı Türk Dünyası devletleri de olmak üzere birçok devlet Güney Kıbrıs Rum kesiminde elçilikler açtı. Bu durum bir yerde orasını devlet olarak tanımak anlamına da geliyor.

      2 gün önce, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev,  Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) bağımsız devlet olarak tanınmasına kadar her türlü desteği vereceklerini açıkladı. Ne kadar umut verici, moral düzenleyici ve yalnız hissetmeme duygusunu yaşatan gardaşlık, soydaşlık örneği…

    Ülkemizin zor bir süreçten geçtiği bu dönemde, Türk Milleti olarak dayanışmanın ne kadar önemli olduğunu ve  kötü gün dostlarınında varlığını bilmek, Türk Milletinin Türkiye’den de büyük olduğunu görmek  gurur verici… Var olsun kardeşlerimiz, dostlarımız, soydaşlarımız…

    BENDE YORULDUM ANCAK BU ÇALIŞMALARI GÖRÜNCE KATKIM OLSUN İSTİYORUM

Bugün arşivimi kurcalarken eski tanıtım kimliklerimle karşılaştım. Bayağı zaman sahadaymışım.

   1989 yılında başlamıştım.  1992 yılından 2013 yılına kadar Anadolu Ajansı  Gölbaşı Muhabirliği, Daha önce Hürriyet Muhabiri, 2000 yılından 2014 yılına kadar Doğan Haber Ajansı Muhabirliği yaptım. Yerimizde duramadığımız zamanlardı. Kendi gazetelerimizi, sosyal çalışmalarımızı saymıyorum bile... 35 yılın yükü var, bundandır zaman zaman kendimi yorgun savaşçı gibi hissediyorum!

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları