LANET OLASICA TERÖR ETKİSİ - TERÖRİST BAŞI ETKİSİ!!!
Devletin, duygusallığı olmaz. Devamlılığı olur. Onun içinde her şartta Milli Günler bir şekilde kutlanır. Terör oldu, şehitlerimiz var diye illaki güle oynaya kutlamak gerekmez, kahramanlık gösterileri, anma etkinlikler ve diğer suküt gösterileri
Bayram Türkmez
golbasigazetesi@gmail.com - 05355673077LANET OLASICA TERÖR ETKİSİ - TERÖRİST BAŞI ETKİSİ!!!
YAŞASIN CUMHURİYETİMİZİN 101. YIL DÖNÜMÜ.
KUTLU OLSUN TÜRK DEVLETİME, KUTLU OLSUN TÜRK MİLLETİME...
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii Anonim Şirketi'ne (TUSAŞ) düzenlenen 5 kişinin şehit olduğu, 22 kişinin yaralandığı terör saldırısı nedeniyle Büyükşehir Belediyesi 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 101. yıl kutlama etkinliklerini iptal etti. Gölbaşı Belediyesi de Konser bölümünü iptal etti. Etkinlikler illaki güle oynaya olacak değil ya, anma olur, sade başka türlü etkinlikler olur, kahramanlık türküleri söylersin yine olur. Yani, etkinliğin binbir çeşidi var.
TUSAŞ Şehitlerimizin Ruhu Şad Olsun, Yaralılara da acil şifalar dilerim. 40 yıldan beri etkisini gösteren terör ve teröristler ile destekçilerinin amacı zaten etki alanlarını genişleterek amaçlarına ulaşmaya çalışmaktır. Bizlerin gerek duygusal duruşu, gerek nedeni bilinmeyen duruşundan dolayı bu teröristlerin etki gücünü böyle «iptal» etmelerle ortaya koyuyoruz. Tabi, bunu ben yapmıyorum ilgili belediyeler yapıyor. Ben olsam "etkinlikler iptal edildi" diye duyuru yapmam!
Böyle Milli günleri, hele de milli mücadele sonucunda kurtulan ve kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devlet’inin gücünü, kudretini, devamlılığını, özgürlüğünü, zenginliğini...vd. güzelliklerini hissettirmek, bunu kamusallaştırıp, gelecek kuşaklara aktarmak milli bir duygu ve düşüncenin ürünüdür. Onun için duygusallığı yoktur, devamlılığı olduğu gibi teröre tavizi de yoktur, terörü psikolojik olarak önemseten ya da etkisi karşısında zaafa ugratan bir duruşu da yoktur. Bu nedenle Kaymakamlık programı hiç şaşmıyor. Bugüne kadar gündeme gelipte terör nedeniyle iptal edildiğini hiç duymadım. Bu Devlet duruşudur.
Terörün ve destekçilerinin planlarının bozulacağını, er - geç yenileceğini, asla başaramayacaklarını, hep söyler dururuz. Ve buna da hep silahlı mücadele sonucunda bekleriz. Zaten 40 yıldan beri bekliyoruz, «Bu terör ne zaman bitecek» diye…Kolay değil, uluslararası desteği var, ardında ABD gibi sömürge ülkeleri var, Avrupa devletleri var. Bunların taşaronları olan terör örgütlerinin biteceğine o kadar emin konuşuyoruz ki ancak tarihi belli değil! ,BİTECEK ancak kaos olmadan, sivil halka zarar gelmeden bitmesini sağlamak gayesi ile 40 yıldan beri uzayıp gidiyor.
Sıkıntımız şu ki, terörle mücadelenin hep silahlı olması gerektiği yönünde bir algı olmasıdır. Silahsız terörün etkisini de Fetöcülerin 15 Temmuz 2016 tarihindeki darbe girişimiyle gördük. Hem de silahlı terör örgütlerinden daha etkili şekilde hareket ederek devleti içeriden ele geçirip, sömürge ülkelerine peşkeş çekmek için kalkıştı.
ABD Casusu, terörist Başı Fettullah Gülen’de 5 gün önce ölünce ABD’de gömüldü. Üzüntülerini sesli dile getirenlerde oldu ancak çoğu destekçisi de deşifre olmamak için sessiz kaldı. Sempatizanları ve kripto mensupları tüm kutlama mesajlarını iptal etti ya da çoşkulu eğlencelerini erteledi ve suküt içinde yasını tuttu ve halen tutuyor. Kimisi de böyle bir terörist başından kurtulduk diye lokma dağıtıp, lanet okuyor.
Devlet ise, fetö terör örgütü başının ölmesiyle bu terör örgütünün bitmediğini, gevşeme olmayacağını ve aynı kararlılıkla mücadelenin devam edeceği yönünde duruşunu anlattı. Devletimiz Var Olsun! Milletimiz Hür Olsun! Aydınlık ve Zengin Geleceğimiz Türk Milletinin Olsun! Tüm mücadele bunun için. Bunun için mücadele veriliyor. Ancak, bunların olmaması içinde sömürge ülkeleri terör örgütlerini taşaron olarak kullanarak ülkemizi ekonomik yönden zayıflatma, milletimizi bölme, kutuplaştırma, çatıştırma, kültürümüzü yozlaştırma, inançlarımızı zayıflatma ve dinimizi özünden uzaklaştırma, özgüvenimizi kaybettirme gibi psikolojik tekniklerde uygulamaktadır. Bunu hep yapıyorlar ve etkisi de görülüyor.
Tüm bunlar yaşanırken MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin grup konuşması ülke gündemine oturdu. Zira, «Kandan beslenmekle» suçlanan MHP’nin lideri öyle bir çağrı yaptıki tüm ezberleri bozdu. Sadece, ezberleri bozmadı, iç ve dış alanlara da etkili mesajlar verdi. Hikaye yi tam anlamak için konuşmanın her satırını okumak lazım. Hatta, okumanın ötesinde ceketinin yakasına taktığı Oğuz Kağan Mührünü görüp, konuşmasıyla bütünlüğünü görmek lazım. Çok etkili bir strateji ile terörle psikolojik mücadele etkisi sadece onunla sınırlı kalmamıştır çevresindeki inanan ve güvenenleri, milliyetçilik adı altında sosyal medya paylaşımları yapanların, hatta bazı cemaat temsilcilerinin duruşlarını da görme fırsatı olmuştur.
Bakış açısını değiştirmek aklın bir ürünüdür. Ve sayın Devlet Bahçeli «akıl bizdedir»demiştir. Zaten, devletli duruşu ile çizgisini hiç bozmayan siyasi temsilci ve her zaman «Ne Mutlu Türküm Diyene» diyerek bu alandaki mücadele de gereğini yapan uzun soluklu kaç lider var ki! Türk Devletinin ve Türk Milletinin teminatı olarak gereğini yaptığına inandığım Sayın Bahçeli’nin duruşundan rahatsız olanlarda artık beni şaşırtmıyor.
Saygılarımla
Bayram Türkmez
26 Ekim 2024