27 Haziran 2023 - Salı

Bana sanki özgürlüğümü bağışlamıştı!

30 yıldan! beri hiç görmemiştim. 20 yıl sonra gördüğümde ise tanımamazlıktan gelmiştim! Nasıl bir iz bırakmıştı da ben bunu yapmıştım, onun da tarifi yok! Belki de özür dilemeliyim, tüm diyemediklerim için! Oradan başlamalıyım.

Yazar - Bayram Türkmez
Okuma Süresi: 5 dk.
Bayram Türkmez

Bayram Türkmez

golbasigazetesi@gmail.com - 05355673077
Google News

Deneme-3

Bana sanki özgürlüğümü bağışlamıştı!

   30  yıldan! beri  hiç görmemiştim.  20 yıl sonra gördüğümde ise tanımamazlıktan gelmiştim! Nasıl bir iz bırakmıştı da ben bunu yapmıştım, onun da tarifi yok!

Belki de özür dilemeliyim, tüm diyemediklerim için! Oradan başlamalıyım. Yıllar öncesinden tanıdığım  halde, bir karşılaşmamızda hiç tanımamış gibi duruşum onu incitmiş, hatta kırmış olabilir!

    Olabilir den ötesi sanırım, kesin kırmıştır. Haklı da, bir, “Merhaba, Nasılsın “ deseydim şık olurdu! Neden demedim, sanki kavgalımı ayrılmıştık ya da bir daha birbirimizle konuşmayalım mı! dedik.

    Hiç biri değil di bunların, aslında neden ayrıldığımızı da tam hatırlamıyorum. Kavga da etmemiştik ancak bir kopukluk yaşadık.

  Duygusal bir ilişkimizde yoktu zaten, yeni tanışmış , bir iki çıkmış, iki arkadaştık.

   Bu karışıklıkla koptu gitti herşey taki 20 yıl sonra karşılaşıncaya kadar. Karşılaştıkta ne oldu sanki. Ne selam verdim, ne hal hatır sordum. Yanımdaki hatunla da duygusal bir bağım yoktu ancak  çok sonradan farkedebildim bir hata yaptığımı!

   Hele bir de beni de eskiye götüren şarkılar yok mu. Ah, o şarkılar sanki benim için söylüyordu.

   Bir hata yaptığımı iyice hissettiriyorlardı.

   Ah bu şarkıların gözü kör olsun! diyen bestekar sanırım ne kadar yoğun duygu yaşadığını böyle durumlar için yazmıştı. 

Ben, şarkıların gözü kör olsun! demiyorum ancak “Bu şarkıların hiç suçu yok mu, eskiyi hatırlatırken”…

    Gazeteye yazdığım bir yazı bu kadar düşündürmemişti beni,  ona telefondan mesaj yazarken. Kaç defa sildim. Tabi, farkına varmış ve dürüstçe de gördüğünü söylemesi beni ayrı bir mahcup etti…

   Ancak, ben söyleyeceğimi de söylemiştim ve “seninle ilgili içimde bir şey kalmasın, düşüncelerimi söylemek istiyorum.”demiştim. Gayet te anlayışlı karşılamış “Evet, söyle içinde bişey kalmasın o zaman” demişti.

    Bunları gözlerine bakarak, konuşarak söylemek isterdim ancak, telefonda bile konuşamadık ve birandaki ruh halimle telefondan mesaj yazarak anlattım.  Ne düşünüyorsam, içimde bişey kalmayıncaya kadar yazdım ve “şimdi de sen düşün.”diyerek bağladım. Tabi, en başta tanıdığım halde, tanımamış gibi yaptığım için özür diledim. Önceliğim bu oldu çünkü bu yanlışım oldukça rahatsız etmişti beni.

     Bende ki bu heyecan dururmu, merak peşimi bırakmıyor! Hiç bir şey demiyor. Duramadım yine yazıp yazıp sildim ve sonunda “Biz arkadaş kalalım” dedi ve noktayı koydu. 

     Ve o anda bana sanki özgürlüğümü bağışlamıştı! O kadar düşünmem filan biran da yok olmuş ve beni kendime getirmişti! Tüm meselenin özü bir Özür Dilemek olduğunu farkettim.  Ve bunu yapmıştım...Ancak, özürümü kabul ettiğini de söylememişti!

   Evet,  arkadaş kalalım deyince bişey diyemedim. Haklı yönleri var. Aşılabilecek farklı yönlerimiz olduğunu düşünüyordum. Herşeyden önce sevginin iyileştirici gücü olduğuna inanıyor ve onun da, benim gibi iyileşmeye ihtiyacı olduğu hissi uyanmıştı.

   Tanıma, tanışma, anlama ve anlaşılma fırsatı bulamadık. Belki de benim görmediklerimi o görüyordu!

   Sonucunda konuyu akışına bıraktım. Ve düşüncelerimi açık olarak söylediğim için çok rahatladım. Niyetimin ne olduğunu anlattığım için kendimde bir eksiklik görmedim. Onu kaybedip kaybetmediğimi bilmiyorum ancak duygusal bir beklenti içerisine girmemem konusunda verdiği işaret beni biraz daha mantığa büründürdü.

    Ve bu mantıkla sanki  beni adeta azat etmiş gibi,  özgür bir  duruşa yöneltti.

       Duygularımın bana zarar vereceğini hissettirip, tüm enerjimi kendi  yolumda harcamam gerektiğini,  dünü de, yarını da düşünmeyip sadece bugün ve an’ı yaşabilmenin yolunu gösterdi.

    Unuturmuyum onu! diye sorsam kendime “unuturum” demek yalan olur ancak bir iz bırakacak kadar da ruhumuza dokunmadık.

   Onda beni çeken ne vardı bilmiyorum ancak aşkı yaşamak için bir fırsatı ben mi kaçırdım yoksa o mu geri tepti? Birbirimize iyi geleceğimizi hissetmiştim!

    Kimse de, demiyor ki, bizi bu duygusal ortamlara sürükleyen, eski  şarkıların hiç suçu yok mu!

 

sevgilerimle

Bayram Türkmez 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları