KURT KAPANI
Karanlık ve zor günleri fırsat bilerek kaos planları oluşturmak isteyenler, sinsilikleriyle kendilerini akıllı/zeki sananlar...Siz daha Kurt Kapanı'nı görmediniz...
Bayram Türkmez
golbasigazetesi@gmail.com - 05355673077
Bayram Türkmez - Arşiv Yazısı
KURT KAPANI
Karanlık ve zor günleri fırsat bilerek kaos planları oluşturmak isteyenler, sinsilikleriyle kendilerini akıllı/zeki sananlar...Siz daha Kurt Kapanı'nı görmediniz...
Türk Milleti'nin mucidi olduğu Kurt Kapanı ile nasıl ki Milli Mücadele de düşmanı bu topraklardan kovduk.
Bu toprakların hikayesi olan Sakarya'da Yunan'ı ve destekçilerini geldikleri yere gönderdik şimdi de dinsel bölücüler, etnik ırkçılar ile birlikte Türk Milletinin karşısında duran! birliğini, dirliğini, bütünlüğünü bozan/bozmaya yeltenen ne kadar yerli ve yabancı işbirlikçi/diaspora varsa onlar "Kurt Kapanı'nı" görecek!
İstediğiniz kadar kaos planları hazırlayın, istediğiniz kadar tuzaklar kurup zor zamanları fırsat bilin...bu millet devletiyle birlikte bu zor zamanları aşmakla kalmayacak, kötü gün dostlarını da, düşmanlarını da tanıma fırsatını bulacaktır.
Tıpkı, silahlı olarak 7 düvele karşı savaşan dedelerimiz, ebelerimizin verdiği milli mücadele gibi ve sonrasında TBMM de gizli oturumlarla tespit edilen, düşmanla işbirliği yapan, milli mücadeleye karşı gelen, bu milletin bağımsızlığı karşısında duran 600 kişilik hain listesi gibi sıraya dizilecek.
Bu liste daha sonra itilaf devletlerinin itirazlarıyla 150 kişiye düşürülmüş ve tarihte 150'likler olarak anılmaktadır. 1924 yılında TBMM tarafından alınan kararla bu işbirlikçi/hainler lozan anlaşması gereği idam edilmekten kurtulup, sürgün edilmiştir. 1927 yılında Türk vatandaşlığından çıkarılmıştır. 1938 yılında Atatürk ölüm döşeğinde yatarken vekili Celal Bayar tarafından TBMM de yeniden genel af çıkartılarak hainlikleri ortadan kaldırılmış, kalanların yurda dönüşlerine izin verilmiş, çocuklarına ve torunlarına da 1950 yılından sonra devlette görev alabilecekleri yönünde yasa çıkarılmıştır.
O dönem verilen silahlı mücadele sonunda böyle kararlar alan TBMM'nin bu konu ile ilgili gizli/kapalı toplantı tutanakları değişik kitaplar halinde okuyucu ile buluşmuştur.
Ve son yıllarda ülkemiz hem ekonomik hem de kültürel mücadele vermekte olup, silahla verilen mücadele den sonra kendi kimliğini var etme çabasındadır.
1948 yılı marşall yardımlarıyla ülkemizi adeta bir sömürge ülkesi haline getiren ABD ve işbirlikçisi AB'nin hiçbir zaman Türk Milleti ve Devleti'nin bağımsızlığını düşünmediğini, bu milletin birliği, dirliği, bütünlüğü için uğraşmadığını geçte olsa anladık.
2016 yılından sonra Türk Devleti olarak en doğru dış politikayı yapmaya başladığımızı düşünüyorum. Zira kardeş/soydaş devletler bu tarafta olup, bu Türki Devletler ile "Dil'de, İş'te, Fikir'de Birlik" zamanı çoktan gelmişti ancak bu ülkenin önemli yönetimlerinde görev alan hain fetö cinsi dinsel bölücüler ile sömürge ülkeleriyle işbirliği yapan etnik ırkçı ve işbirlikçi diasporalar yüzünden Rusya ile de bir türlü ilişkilerimizi geliştirememiştik.
1980 yılı önce de ABD ve Rusya'nın güç mücadelesi bize de Komünist/Faşist olarak yansımış ve Türk insanları birbirine kırdırılmıştı. 1980 ihtilali ile ABD li büyükelçi "bizim çocuklar başardı..." demişti.
Bu konularda anlatacak, yazılabilecek o kadar çok şey var ki, yazıyı fazla uzatmadan konumuza dönelim.
Yazımın başında da dediğim gibi siz daha "Kurt Kapanı'nı" görmediniz.
Anadolu topraklarında binlerce yıldır var olan Türk Milletindenim diyen tüm unsurların oluşturup, uyguladığı KURT KAPANI içine düşmeden, içinde kalmadan bu ülkenin/milletin birliği, dirliği, bütünlüğü için sinsiliklerinizden vaz geçin!
Çocuklarınızı, torunlarınızı... yani geleceğinizi kendi ellerinizle yok etmeyin. Nasıl ki, başınız derde girdiğinde, acılar yaşadığınızda, zulüme uğradığınızda...bu kadim Anadolu topraklarında yaşayan Türk Milleti sizlere kucak açıp, bağrına basıp, güvenip... kendinden bildiyse, bu topraklara yerleşerek kendinizi güvende hissettiyseniz şimdi de ona nankörlük etmeyin!
Tarihimizi çalmayın, kültürümüzü yozlaştırmayın, Milli Mücadelemizi zaafa uğratmayın, Atatürk'ü itibarsızlaştırmayın, bu yüce Türk Milleti'ni hakir görmeyin, kendi çevrenizi en iyi konumlarda yaşatırken bu milletin birliğine, dirliğine... karşı duran dinsel ve etnik ırkçılığa fırsat vermeyin. Konuştuğunuz ve Uyguladığınız herşey birliğimize, dirliğimize, bütünlüğümüze ilaç olsun.
Türk Milletinin binlerce yıldan beri olduğu gibi, bu devletinde bir aklı olduğunu hiç unutmadan kendinize çeki düzen verin.
Aksisi devam ederse bilin ki, bu devlette, bu millet te "Kurt Kapanı" ile bunun hesabını sorar. Bu sefer 150'liklerin akibeti gibi de olmaz... İnancım bu yöndedir.
Saygılarımla
Bayram Türkmez
11 Mayıs 2022
