GÖLBAŞI'NDA TARİH GÜNYÜZÜNE NEDEN ÇIKARILMIYOR!
Genel de bu böyle de, biz ilçemiz Gölbaşı’na bakalım. Belki bir yerlerden başlamak lazım, köklü tarihimizi unutturmamak ya da ezber haline getirttip içinin boşaltılmasına fırsat vermemek için bazı hatırlatmalar ve öneriler sunmak istiyorum.

GÖLBAŞI'NDA TARİH GÜNYÜZÜNE NEDEN ÇIKARILMIYOR!
Tarihimizi, Kültürümüzü…geçmişe yönelik birçok bağımızın etnik ırkçılar tarafından çalındığını, kendilerine tarih üretmek için kullanıldığını sosyal medya sayfalarından görüyoruz ancak çoğumuz bunun nasıl sonuçlar doğuracağının farkında bile değiliz.
Giden, hep Türk Tarihi ve Kültüründen gidiyor yani Türk kimliğinin içi boşaltılıyor. Onun için etnik kimlik savunucuları olan tüzel ve kişilerin sayfalarında tarihe yönelik paylaşımlar yapıldığında kaynak gösterilmiyorsa kaynak gösterilmesini isteyin, gösterilmiyorsa eleştirin… Siyasilerin en çok ıskaladıkları alan bu tarih ve kültürel alanlardaki sosyal paylaşımlar/eylemler/söylemler olup, bilerek-bilmeyerek bu alanı boş bırakıyorlar. Bu durum hayli düşündürücü ve sorgulanmaya da muhtaçtır! Siyasi ve Sosyal Teşkilatlar bu konuda çok zayıf, hatta hiç yoklar!
Genel de bu böyle de, biz ilçemiz Gölbaşı’na bakalım. Belki bir yerlerden başlamak lazım, köklü tarihimizi unutturmamak ya da ezber haline getirttip içinin boşaltılmasına fırsat vermemek için bazı hatırlatmalar ve öneriler sunmak istiyorum.
Mesela, İlçemizdeki köklü tarihimize mahalle-cadde isimlerden başlayabiliriz. Şöyle ki, Gazi Osman Paşa Mahallemiz var. Ancak, bunu genelde G.O.P. Mahallesi olarak okuyoruz, hatta arasına noktalama bile koymadan GOP olarak yazıyoruz. Türkçe açısından yanlış kullanımdır. Ancak, bunu da geçiyorum. En azından bu mahallenin önde gelenleri (Muhtarlar başta olmak üzere) Türk tarihinin önemli ismi olan Gazi Osman Paşa’nın ölüm ve doğum yıl dönümlerinde bir hatırlatma yaparak, en azından sosyal medya sayfasından anma ve doğumunu kutlama mesajları verebilir. Mahallesi’nde adına bir etkinlik yapabilir. Yani, tarihi isimle bağın koparılmamasını sağlayabilir. Görüyorsunuz, artık düzgün Türkçe halinde bile mahalle ismi yazılmıyor GOP yazılıp geçiliyor. Bu konular basit gibi dursa da çok önemli izler ve bizleri köklerimize götürecek küçük dokunuşlu çalışmalardır.
Örneğin, Seğmenler Mahallesi var. Niye Seğmenler demişler, kimmiş bu, neymiş bu Seğmen…bunu mahalle muhtarları başta olmak üzere mahallenin önde gelenleri, aklı erenleri birşekilde anlatacak. Hatta, kimi zaman Türkçeyi katlederek Seymenler diye yazanlara tepkilerini gösterip, eleştirecek ki, köklü kimliklerini koruyabilsin. Bir harfin değişmesiyle bir tarihin yok olduğununda bilincinde olarak anlatacaklar.
Cemal Gürsel Cadde’miz var. Gölbaşı’nın kuruluşunda katkıları olan dönemin Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’i anlatacak. Döneminde sadece Gölbaşı’nın belediyelik oluşunda değil, ülkesi içinde ne kadar milli ve yerli duruş sergilediğini, devrim otomobillerinden tutunda, lokomotiflere, denizaltılara kadar…ne kadar yerli üretimler yapılmaya çalışıldığını anlatabilir.
Bizim bir Fabrika Caddemiz vardı. Bunu eskiler bilir. Adını, Gölbaşı’nın belediyelik olmadan Bardakçı kardeşlerin kurduğu Çift Horoz Tuğla ve Kiremit Fabrikası’ndan alıyor ve bu yol güzergahı Konya Yolu’na çıkınca Gülermak sonrasında Güriş gibi ilçemizin ilk kurulan fabrikalarına doğru çağrışım yapıyordu.
Şimdi bu caddenin bir bölümü, Rahmetli Belediye Başkanı Dr. Cevdet Kara döneminde Şehit Ali Gaffar Okkan Caddesi oldu, bir bölümü de Sahil Caddesi oldu. Şimdi, bu caddeye şehit ismi verilince kimse de kolay kolay diyemiyor ki, buraya yine eski fabrika caddesi ismini verelim, ilçemizin kuruluş tarihinin izleri sürülebilsin. Gölbaşı’nın kuruluşundaki bu kök tarihini andıracak, hatırlatacak ve yaşatacak birşeylerin olması lazım.
İlçemizin Eymir Mahallesi var. Bu Eymir ismi nereden geliyor? Neden Eymir denilmiş! Madem Eymür iken bugün Eymir olmuş yine de köklerini unutturmamak için bu tarihi de oranın önde gelenleri ve muhtarı olmak üzere hatırlatmalı, adına küçük dokunuşlu etkinlikler yapabilmelidir. Sonucunda buradan adını alan bir de Göl vardır. Eymür boyu, şanlı Oğuz Kağan destanımıza göre mücadele ruhunda sahip “varlıklı” anlamına gelen 24 boydan bir tanesidir.
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, sedimantoloji bölümünden inceleme yapan akademisyenler “Mogan ve Eymir sondajlarında kesilen ilk gölsel çökeller içinden alınan kömürleşmiş bitki kırıntılarının radyokarbon analizi Mogan Gölü’nün günümüzden 7940 yıl önce, Eymir Gölü’nün ise günümüzden 7470 yıl önce oluştuğunu göstermektedir” diyorlar. Görüyormusunuz köklü tarihi…
Ve daha birçok içeride ve dış mahallelerde köklü tarihi olan isimleriyle, tarihi kalıntılarıyla yaşayan mahallelerimizde Türk Tarihi ve Kültürüne dair ne varsa hepsi konuşulmalı, tarihin derinliklerine bağlantılar yapılmalı ki, varlığımız ebedi olsun.
Ancak, muhtarların böyle çalışmaları yok, ilgi alanlarına girmiyor, nedenini bilmiyorum ancak onların çoğu da siyasetin olumsuz etkisinden nasibini almış gibi duruyor…
Saygılarımla
Bayram Türkmez
5 Nisan 2025