Milli Eğitim Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı bu konularda etkili çalışmalar yapmalıdır!

Etnik Irkçılar ile Dinsel Bölücüler aynı amaca hizmet eder. İkisinin de amacı Türk Milletinin birliğini, dirliğini bozmak, gelişmesinin önünde durmak ve bağımsız bir Türk Devleti olmasını engellemektir.

Kültür Yayın: 03 Ekim 2025 - Cuma - Güncelleme: 03.10.2025 12:12:00
Editör -
Okuma Süresi: 5 dk.
Google News

Ben de bazen kızıyorum işine gelmeyen konularda bozuk plak gibi aynı düşünceleri paylaşıp, bir saplantı haline getirip şartlanmış hallerini gördüğüm kişilere…

          Zaman zaman özüme de bakıyorum, bende de bu huy var mı! diye…Evet, bende de bazı şartlanmışlıklar var ancak ben bunlardan şikayetçi değilim. Türk Milletinin bağımsızlığı,  birliği, dirliği ve bütünlüğü için,  Türk Devletinin güçlü olması için  aydınlatıcı ve birleştirici tüm unsurları/güçleri gazetemizle koşulsuz şartsız destekliyorum. Bununla da gurur duyuyorum.

    Ben doğayı ve doğallığı  seven/korumaya çalışan öncelikle bir insanım,   Atatürk Kültür Milliyetçiliğim var,  bir de gurur duyduğum  Turancılık yanım var. Aklımın erdiği kadar şartlarımıza göre yazıp anlatmaya çalışıyorum.

 Diğer taraftan evrensel sisteme göre herkesin bir görevi var.

   Bu açıdan bakınca kimseye de  kızmak, küsmek ya da ego/nefis hareketleriyle tepki göstermenin yanlış olduğunu da biliyorum.

Aslında, herkes evrensel sistemde kendi görevini yapıyor.  Evrensel sistemi yaşamanın tüm boyutunda benim  halen eksikliklerim var.

    Ancak, bu durum gözümüzü kör, kulağımızı da henüz sağır… etmiyor. ülkemizin/milletimizin bağımsızlğını- birliğini, dirliğini bozan gerçeklerini de ıskalamadan, yüksek sesle konuşmak gerektiğine inanıyorum.

   Bir etnik ırkçıya istediğin kadar Türk tarih ve kültüründen bahset, istediğin kadar önüne belge koy, bilgi sun…onu döndürmek ya da düşüncelerini değiştirmek mümkün değil. Çünkü, Güdümlü bir füze gibi hedefine kilitlenmiştir. Farkedildiği anda bir kripto görevi görür, bukelamun gibi yanar döner ancak özünden sapmaz. Onun tek amacı vardır,  kendi milletini ve devletini oluşturmak için yaşar, kendisi yapamadıysa çocuklarına, torunlarına bu mirası bırakır!

     Aynı şekilde, Dinsel bölücülerin de önüne istediğin kadar belge ve bilgi getir. Bakmazlar tek bir Kuran-ı Kerim olmasına ya da bu Müslümanlar niye 40 parçaya bölünmüş diye sormazlar. Sadece “doğrusu bende/benim” diye Kuran-ı Kerim’in de özünden saparak Müslümanlığın içini boşaltıp, oluşturdukları hurafelerle dine zarar verdiklerini asla düşünmezler.

      Etnik Irkçılarla Dinsel Bölücülerin ortak yönüne baktığımızda ikisinin hedefinde, Türk Milleti var. Birisi etnik kimliği için yaşam alanları oluşturmaya çalışırken, diğeri de Türk kimliğini “din” kisvesiyle silikleştirip, zayıflatıyor. Yani, birbirini tamamlıyorlar.

      İç cephemizi zayıflatan, Türk Milletinin ezeli ve ebedi düşmanları bunlar. Türk Tarih ve Kültürünün unutulmasını, yok edilmesini ya da aşırılmasını sağlayanlar bunlar. Türkçenin bozulmasını, kültürümüzün yozlaşmasının temelinde de bunlar var. Bu etnik ırkçılar ve dinsel bölücüler uluslararası bağlantıları ile birlikte milletleşme sürecimizin önünde duran en büyük engeldir.

///                                 ///                                  ///

      Milli Eğitim Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı bu konularda etkili çalışmalar yapabilir.

Bugün milletimizi bir arada tutan, milletimizin mücadele direncini diri tutan unsurların başında “milli mücadele dönemi” - “Atatürk” ve  “dini inançlarımız” geliyor.   Atatürk, bu milletin Türklük mayasıdır.  Milli Eğitim Bakanlığı gibi Diyanet İşleri Başkanlığı’da etkili çalışmalar yapabilir.Sonucunda Anayasa’dan aldığı yetki ile yapması da görevidir.

Sosyal medya da görüyoruz başına bir takke takan  şeyh, şıh ya da kendini din alimi olarak sunup “islam adına” adeta fetvalar verip, konuşmalar yapanlar almış başını gidiyor!  Bu, faydasız ilimlerden ve söylemlerden  İslam dini kurtarılmalıdır.     İslamı, hurafe düşüncelerden kurtarıp, itibarsızlaştıranlara yaptırımlar getirilmelidir. İslamı, Kuran-ı Kerim ayetlerinden uzaklaştırarak hurafelerle anlatmaya çalışan bu kişilere dur denilmelidir.  Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bu asli görevleri arasındadır.

     Diyanet İşleri Başkanlığı verdiği hutbelerde, Atatürk’ün islam adına yaptıklarını, milli mücadele deki etkileriyle birlikte Türk Tarihi ve Kültüründen de sık sık bahsedilmesini sağlamalıdır.  Müftülük bünyesindeki kurs çocuklarına ve yetişkinlerine de bu konular anlatılabilmelidir. Başında MİLLİ olan Eğitim Bakanlığı, İmam Hatip Lisesi öğrencilerine Anıtkabir ziyaretleriyle birlikte Milli Mücadelenin öneminin daha fazla anlatılmasını sağlamalıdır.

     Gölbaşı’ndaki okullara bakıyorum,  bazı imam hatip müdürleri bırakın Atatürklü düşünceyi savunmayı, sosyal medyasında her şeyi yazıyor, çiziyor, kutluyor ancak milli bayramlarımızı bile kutlamıyor. Bunların yetiştirdiği öğrencilerin nasıl duruşu olur onu da siz düşünün!

Bu alanlarda boşluk var. Etnik ırkçılar ile dinsel bölücülerin  en fazla yaşam alanı bulduğu alanlar en başta buralardır.  Madem, iç cephe güçlendirilmesi gerekiyor, bu alanlarında boş bırakılmayıp, gereğinin yapılması gerekiyor.

Saygılarımla

Bayram Türkmez

03 Ekim 2025

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.