MAKSAT FELSEFE OLSUN!

Geçen hafta yapmış olduğumuz yazılı söyleşi de Sanatın Sanat için mi, Sanatın Toplum İçin mi! yapıldığı konularını bir tarafa bırakarak SANATIN KENDİMİZ İÇİN Yapıldığını söyleyen ilçemizin sosyal insanlarından Şair-Yazar Ferruh Sidar’la söyleşimiz devam e

Eğitim Yayın: 18 Ekim 2025 - Cumartesi - Güncelleme: 18.10.2025 19:36:00
Editör -
Okuma Süresi: 3 dk.
Google News

MAKSAT FELSEFE OLSUN!

Geçen hafta yapmış olduğumuz yazılı söyleşi de Sanatın Sanat için mi, Sanatın Toplum İçin mi! yapıldığı konularını bir tarafa bırakarak SANATIN KENDİMİZ İÇİN Yapıldığını söyleyen ilçemizin sosyal insanlarından Şair-Yazar Ferruh Sidar’la söyleşimiz devam ediyor.

Bayram Türkmez

    Ferruh Sidar ağabeye  yeni bir soru yönelttim. Şöyle dedim;

     “Benim, anladığım, yaptığımızı öncelikle kendimiz için yapıyoruz.  Sizinle Sanat konusunu örnekleştirdik ancak ben kendime bakınca bir gazeteci olarak önce kendim için yapıyorum! gibi geliyor.

   Zira, her yazışımda kendime yeni birşeyler katıyorum, her yeni bir şey katışımda yeni bir şeyler düşünüyorum, yeni birşeyler düşünürken yeni hayaller kuruyorum…”bu döngü böyle gidip geliyor.  Bu da benim düşüncem…

    Ancak önemli olan sizin yıllardan beri yazmış olduğunuz kitaplar, şiirler, söyleşiler vb. her türlü çalışmalar için aynı şeyi söyleyebilirmisiniz? Yani, sadece sanatı insanlar kendileri için değil, “yaptığı herşeyi kendileri için yapıyor diyebilirmiyiz?  Bunu der isek nasıl anlatmamız gerekiyor?"

Ve peşinden gelen önemli bir soru da şudur. MADEM İNSANLAR HERŞEYİ (ÖNCELİKLE)KENDİLERİ İÇİN YAPIYOR, NEDEN?

    İlçemizin edebiyat ustası şair-yazar Ferruh Sidar bu soruya aşağıdaki yanıtı verdi.

"Yalnızca sanatı değil, insanlar yaptığı her şeyi kendileri için yapıyor diyebilir miyiz; madem insanlar her şeyi öncelikle kendileri için yapıyor, neden?" biçimindeki soruya -kendi penceremden- verebileceğim yanıt kısaca şöyledir; var olmaya şartlı olarak yaşamını sürdüren insanın yaklaşık 2,5 milyon yıllık öyküsüne bakıldığında insanın (genellikle) her şeyi kendisi için yaptığı fikrine yakın olabiliriz.

    Sekiz yüz santimetre küp beyin hacmi ile Homo Habilis'ten 1300 cm küpe, Homo Sapiens formuna geçiş serüvenimizdeki veriler bu bakış açısına itiyor bizi ister istemez. Pek çok özelliği nedeniyle öveceğimiz insan türü kendi ideal tasarımını hayal ediyor olsa bile  egosu buna izin vermiyor. Amerikan Psikanaliz Enstitüsü Başkanlarından Karen Horney'in: Her türlü sorunun kaynağında idealleşme arzusunun yattığına ve bu uğurda insanların ruhunu satarak doğallığından ve gerçek özünden uzaklaştığına dair teorilerinin de sömürgecilerce desteklenmesiyle söz konusu tasarımın bir avuç insanın zihninde çürümeye yüz tuttuğunu söyleyebilirz. Son söz, konu insan denen yaratığın yaratılış biçimiyle -fıtratıyla ilgili bir durum...”

    Bu tür söyleşimizi devam ettirebiliriz. Ferruh ağabeye verdiği yanıtlar için teşekkür ederim.

18 Ekim 2025

Bayram Türkmez

Not-Konu ile ilgili her türlü görüşe açığız.

FOTOĞRAF-(arşiv) Soldan Sağa- Akademisyen Deniz Acaray-Emekli Cumhuriyet Savcısı Selahattin Çataklı-Şair/Yazar Ferruh Sidar ve Bayram Türkmez. (2023)

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.