İbre Odabaşı’na Döndü…
Gölbaşı siyasetinde heyecanın doruk noktasına ulaştığı yerel seçimlere yaklaşık bir sene kaldı... Şimdilerde Gölbaşı’nın politize olmuş kesimi birbirine ‘seçimi kim kazanır?’ sorusunu sorarak hem nabız tutmaya, hem de kendisinin desteklediği kişi ya da kişilerin kazanma ihtimalini algılamaya çalışmaya başladı…
Neler mi konuşuluyor piyasada.?.
Odabaşı’ndan Murat Bey Balta’ya, A.Nasır Haşlak’tan Osman Karaaslan’a, Fatih Duruay’dan Ercan Şimşek’e kadar türlü türlü senaryolar dolaşıyor…
E dedik ya, senaryo…
Seçim dönemlerinde bu tür senaryolar çooook yazılır, çooookkk çizilir…
Senaryoları Bırakıp Realiteye Bakalım
Bu senaryoları politize olmuş beklenti sahibi kişiler, kendi hayal dünyalarında yazarak kamuoyu oluşturmaya çalışırlar, bu süreçte kendileri de kendi yazdıkları senaryoya inanmaya başlarlar…
Sanki karar mercii kendileri imiş gibi belediye başkan adayını atar, seçimi de ona kazandırırlar…
Bizse işin senaryo kısmı ile değil, realitelerle ilgilenmeyi yeğliyoruz…
Mevcut Belediye Başkanı Favoridir!
Hangi parti kimi aday gösterirse göstersin,bir çok belediyede mevcut belediye başkanı her zaman seçimin favorisi olmak durumundadır…
Neden mi…????
Gölbaşı’mızla ilgilendiğimiz için Gölbaşı şartlarını göz önüne alalım…
Gölbaşı Belediyesinin bütçesinin her yıl kesinleşen bütçe rakamlarını yaklaşık bir ortalamaya vurursak 50 milyon TL olarak sembolize edebiliriz…
5 senede 250 milyon TL (Eski parayla 250 Trilyon)…
Seçim yılında biraz daha kabarık bir bütçe ayrılacağını düşünecek olursak kabaca 300 Trilyon gibi bir rakam…
Bir isim düşünün ki, Gölbaşı’nda 300 Trilyon harcayacak ve vatandaşı memnun edemeyecek…
Diğer partiler de kısıtlı imkanlarıyla böylesi büyük bir bütçe ile mücadele etmeye çalışacak ve mevcut iktidarı egale edecekler…
Yok böyle bir şey.!!.
Ankara Büyük Şehir Belediyesi’nin 4 yılda Gölbaşı’na (asfalt atmak dışında) birkaç trilyonluk dahi hizmet yapmadığını, biraz daha keskin bir ifade ile ‘bir çivi dahi çakmadığını’ göz önüne alırsak, 300 Trilyon akılara zarar bir hizmet bütçesiyle Gölbaşı gibi kasabadan metropole dönme süreci yaşayan bir ilçede seçimi kaybetmek, ancak çok ciddi ve stratejik sebeplerle açıklanabilir…
Ne mi bu ciddi sebepler???
Çok uzak değil…
Bir önceki seçimde Ak Parti hükümeti ve büyükşehir belediyesinin nefesini ensesinde hisseden Gölbaşı’nın ‘Yerli-Yabancı’ polemiğine kapılarak, dönemin mevcut belediye başkanı A.Nasır Haşlak’ın kaybetmesi, bunun en güzel örneklerinden birisi değil mi???
Haşlak neden kaybetti???
A.Nasır Haşlak Gölbaşı’na hizmet yapmadı mı???
Yaptı…
Hem de çooook hizmet yaptı… Kim ne derse desin.!!!
Ama o da elindeki belediye kaynaklı imkanlarına rağmen seçimi kaybetti…
En çok eleştirildiği konu da, hemşericilik yaptığı ve belediye müdürlüklerinde hemşerilerinin ağırlıkta olduğuydu…
Birkaç isim dolaştı durdu aylarca kamuoyunda…
‘Bu isimler göze batıyor. Kamuoyunda ciddi biçimde eleştiriliyor... Bu isimleri seçime kadar uzaklaştır, seçimi kazan geri getirirsin!’ denildi kendisine, uyarıldı defalarca…
Ancak Sayın Haşlak ‘vefalıydı’ kendi dünyasında, o isimlere ‘Bana 1 sene müsaade edin!’ diyemedi…
Ve Haşlak, inandığı bu isimlerden ‘müsaade’ isteyemediği için belediye idaresini Yakup
Odabaşı’na teslim etmek zorunda kaldı…
Şimdi Gözler Odabaşı’nda…
Aradan 4 yıl geçti…
Yakup Odabaşı Gölbaşı’na önemli hizmetler yaptı…
Atatürk Sahil Parkı’na yaptığı düzenlemelerle Gölbaşılıların ve turistlerin gelmesini sağladı…
İlçemizin çirkin yüzü olarak bilinen Kırmızı binayı ve benzin istasyonları civarındaki virane un fabrikalarını yıktı…
Osmanlı Parkı’nın devamı olan Selçuklu Parkı ve rekreasyon çalışmasını yaptı…
20 bine yakın nüfusu barındıran ve türlü sıkıntılar yaşayan TOKİ konutları sakinlerine kucak açtı ve en önemli sorunlarından birisi olan ulaşımlarını ‘ücretsiz’ olarak çözdü…
Mevlana Parkını devam ettirerek, Bahçeli Parkı ve Düğün salonu ile yaşılar evini hizmete açtı…
Bir önceki belediye hizmet alanına ilave olan köyden mahalleye dönen hemen her yerleşim birimine kültür evi yaptı, mezarlıklarını kilitli parke taşı ile döşedi, sokaklarına asfalt döşedi…
Engellilerin yıllardır en büyük sorunu olan karşıya geçme problemini alt geçite engelli, bebekli, yaşlı ve ihtiyaçlı asansörü yaptı…
Konya yoluna cepheli binalara cephe yenileme ve sağlıklaştırma projesini ve yine Konya Yoluna cepheli Ankara Caddesi’ne kaldırım çalışmasını uygulayarak, Gölbaşı’nın adeta çehresini değiştirdi…
Gölbaşı’nda spor tesislerinin olduğu alana Olimpik bir yüzme havuzu yaparak ilçemize önemli sosyal ve sportif katkı sağladı…
İlçemizde 1.000’in üzerinde aileye, ücretsiz dershane hizmeti sağladı… Çocuklarının eğitimlerine katkı sağlanan binlerce ailenin hayır duasını aldı…
Çanakkale, Konya ve Bursa gezileri ile ilçemizdeki binlerce genç ve yetişkine kültürel hizmet sundu…
Paylaşım noktası ile yine ilçemizdeki yüzlerce ihtiyaçlı ailenin onuru kırılmadan ihtiyaçlarını karşılamasını sağladı…
Hünerli Eller projesi ile onlarca ev hanımının el becerilerini ticarete dönüştürmesini, yüzlerce ailenin bu hünerli ellerin ürettiği ürünlere ulaşmasını sağladı…
Üniversite öğrencileri ile TOKİ’li vatandaşlarımıza her sabah kahvaltılarını temin edebilmeleri için sıcak çorba hizmeti sunarken, üniversiteler bölgesine de çorba çeşmesi kurdu…
TEK yolundaki şelale, Gazi tepesindeki muhteşem park ve Kitap gibi kültür merkezi ise yapım aşamasında…
Cenaze evlerinin yemek vesaire ihtiyaçlarını karşıladığı gibi, hemen hiçbir düğünü, cenazeyi de geride bırakmadı…
Temizlik, Fen İşleri, vatandaşla imar ve diğer kültürel çalışmaları da ilave edecek olursak Odabaşı’nın Gölbaşılılara sunduğu hizmetler azımsanacak gibi değil… Hele bir de bu hizmetleri hükümete muhalif bir parti mensubu olarak yapıyorsanız…
Organize Olmak Gerekiyor…
Ama, eminim ki bir çoğu unutuldu, bir çoğunun da zaten farkına varılmadı…
Çünkü Odabaşı, mütevazi kişiliği ile yaptılarını yeteri kadar gündeme getiremedi… Bu vazife ile görevli olanlar da, o veya bu nedenle sorumluluklarını layıkıyla yerine getiremedi…
Bu konu ile ilgili Odabaşı’nı eleştirdiğimiz bir diyaloğumuzda şu ifadesi hala hatırımda: “Biz, tekrar bizi seçsinler diye hizmet yapmıyoruz ki… Allah rızası için hizmet yapıyoruz. Yaptığımız hizmetleri vatandaşlar duysun diye bir çaba sarfetmemize gerek görmüyorum. Allah bilsin yeter!!!”
Bu ifadelere sonuna kadar katılıyorum…
Hizmet bu niyetle yapılmalı…
Ancak hizmet bir bütündür…
Siz kendinizi heba edersiniz, gece gündüz çalışırsınız, ancak birkaç kişi çıkar, sizin yaptığınız bu hizmetleri vatandaşlar tarafından hiç yapılmamış hükmüne sokuverir…
E, şimdi oldu mu peki???
Madem Gölbaşı’na bu kadar hizmet yaptınız… Madem bu güzel ilçe sizin gibi emin ellerde yoluna devam etmeli… O zaman, bu birkaç kişinin rehaveti nedeniyle neden göz göre göre Gölbaşılıları karanlık yıllara sevk ediyorsunuz…
İşte birkaç paragraf önce bahsettiğimiz 300 Trilyonluk bütçe ile hizmet imkanı bulduğunuz ilçemize yaptığını bu kadar hizmet birkaç rehavi ismin vurdumduymazlığı yüzünden heba olabilir…
Burada ‘Bir dakika!’ dememiz gerekiyor…
İlçemiz için önemliyseniz, yetim hakkı yedirmiyorsanız, rantçılara fırsat vermiyorsanız Gölbaşı için, Gölbaşılıların geleceği için, hükümetin gücüne rağmen, büyükşehir etkisine rağmen görevinize devam etmeniz gerekir…
Elinizde çok yetenekli bir ekip var…
Ancak görüldüğü kadarıyla bu ekip bir türlü organize olamıyor…
Her biri kendi imkanları ile önemli katkılar sağlamaya çalışıyor, sağlıyor da…Ancak bu katkı sağlama amacı organizasyonsuzluk nedeni ile beklenen verime ulaşamıyor…
Gerek parti ile ilişkilerde, gerekse belediye yönetiminde acilen bir rezonans sağlanması gerekiyor…
Yapılan çalışmaları kemale erdirecek ve vatandaşa sunabilecek bir ya da birkaç isme gerek duyuluyor…
Yoksa ‘hükümet ve büyükşehir desteği’ olmadan bu kadar hizmeti sunduktan sonra, seçimi kaybetmek tek kelimeyle ‘yazık’ olur…
Neyse…
Biz konumuza geri dönelim…
Haşlak’ın Stratejisi Odabaşı’na Yaradı…
Yerel seçimlerde hangi partiden kim aday olur bilemem ama, Ak Partili belediye eski başkanı A.Nasır Haşlak’ın son çıkışı ile ibrenin Yakup Odabaşı lehine döndüğünü söyleyebilirim…
Haşlak ne çıkış mı yaptı???
Benim kişisel görüşümdür…
Sayın Haşlak çıkıp bunu inkar edebilir… Ki, bir yerel basın organına verdiği demeçle inkar da etti…
Bildiğiniz gibi Saadet Partisi İlçe Başkanı Yaşar Aslan yerel seçimlerde Haşlak’a kapılarının açık olduğunu ve aday olarak gösterebileceklerini söyledi…
Bu, Haşlak ve Odabaşı için çok kritik bir açıklama oldu…
Aslan’ın bu açıklaması belki de Gölbaşı’ndaki yerel seçimleri en çok etkileyecek gelişmelerden birisi…
Elindeki belediyeyi ‘Yerli- yabancı siyasetine kurban olsa da’ kaybeden bir belediye başkanı olarak Ak Parti üst ve alt kulislerinde ‘kaybeden bir belediye başkanının tekrar aday gösterilmeyeceği’ teorisinin de yaygınlaşmasıyla ‘adaylık umudu törpülenen’ Haşlak çok önemli bir strateji izleyerek, Saadet Partisi’nden eski dava arkadaşları ile aracılar vasıtası ile adaylık görüşmesi yaptı…
Seçimi Odabaşı Kazanır!
Haşlak bu çıkışı ile Ak Parti karar organlarına şu mesajı verdi: “Beni aday olarak göstermeyeceğinizi seziyorum. Eğer beni aday göstermezseniz, ben de Saadet Partisi’nden aday olurum! Belki ben kazanamam ama Ak Parti’den koparacağım birkaç bin oyla, size de seçimi kaybettiririm!”
Yani bir bakıma Haşlak bombanın pimini çekip, Ak Parti’nin kucağına koydu…
Evet, Haşlak Ak Parti’den gösterilmez de, Saadet Partisi’nden belediye başkanlığına aday olursa, Ak Parti’li 3-5 bin oyu çok rahat alır, kaybedilen bu oylar da Odabaşı’na seçimi kazandırır!!!
Serkan Akpınar
Gölbaşı Gündem |