Gölbaşı’nda neler oluyor, siyasiler neler yapıyor! Son zamanlarda gündem Rant tartışmalarıyla geçiyor…İlk Konu : AKP İlçe Başkanı Osman Karaaslan, Eski Belediye Başkanı Abdulnasır Haşlak, Eski İlçe Başkanı Ramazan Şimşek, Meclis Üyeleri Fatih Duruay, Hayati Çal, Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Aktay’ın da adının geçti Hayati Çal’ın Haymana Yolu üzerindeki emlak bürosunda yapılan tartışma dışarı ya taşınca yeni bir boyut kazandı.
Tartışmanın içeriğini adı geçenlerden kimse açıklamıyor, yapılan iddiaları da kimse yalanlamıyor. Bu tartışmanın nedeninin Kızılçaşar Mahallesi’nde 2 ayrı araziye rant kazandırmak için yapılan meclis kararlarının ters tepmesi ve bu konu da birbirlerini suçlaması oldu. MHP’li Mehmet Atak’ın açıklamasına göre de, Abdulnasır Haşlak’ın da damadının/dünürünün takip ettiği bu arazi rant kavgasının ardında, başta AKP’li Fatih Duruay olmak üzere Gölbaşı ve Büyükşehir Belediye Meclis Üyelerine tepki vardı…
İlk önce yapılan açıklamalar Hayati Çal bürosunda bir araya gelinmesini inkar edip, “Yok öyle şeyler, yalan” dese de, Abdulnasır Haşlak tarafından bir açıklama da, bir araya gelindiği doğrulandı ancak bu seferde tartışma yapıldığı yalanlandı. Daha sonra Haşlak tarafından yapılan 2. bir açıklama da detaya girilmedi ancak bir yerel gazetecinin soruları karşısında “Bizim kendi içimizdeki mesele” diyerek bir şey olduğunu ima etti…
Bundan sonra ne oldu bilmiyorum ancak yapılan iddialar yalanlanmadığına göre gerçekle payı var diye düşünüyoruz..
Bu olaydan sonra ne oldu! AK Parti Gölbaşı İlçe Başkanı Osman Karaaslan çıktı bir basın toplantısı yaptı. Belediye Başkanı Yakup Odabaşı’nı hedef alan konuşmasında Tulumtaş Mahallesi’nde bazı arazilere çok katlı imar içine aldırılarak rant kazandırıldığını iddia etti. Yaklaşık 25 parselin çok katlı imar içinde olduğunu, diğerlerinin olmadığını belirterek “rant kazanıldı” diyerek tartışma başlatı.
Bu açıklamanın üzerine Belediye toplantı salonunda Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Kadir Yanık ve beraberinde diğer meclis üyeleriyle birlikte basın toplantısı yaparak, “Tüm iddiaları yalanladı, ortada böyle bir şey yok ancak bir girişim var! Bu konu da çalışmalarımız var ancak bu da sadece belli kişilere değil, tüm Tulumtaşlıları kapsayan bir çalışmadır.”dedi.
Bununla kalmadı Eski Belediye Başkanı Abdulnasır Haşlak döneminde yapıldığını iddia ettiği arsa rantları konusunda konuştu. Söz hakkı doğan Abdulnasır Haşlak ise bu iddialar karşısında kimisine suskun! oldu, bazen haberin yok! kimisine de “ispatlamayan şerefsizdir! diyerek tüm dikkatleri bir nokta da toplamaya çalıştı.
Sonra ne oldu derseniz! AK Parti İlçe Başkanı Osman Karaaslan ve yönetim kurulu üyeleri Tulumtaş’a giderek bazı köylülerle görüşüp tartıştı. Amaçlarının, tüm köylülere konuyu anlatıp müracat ettirmek istediklerini belirterek, Kadir Yanık’ın 130 parsel müracatı var! Diye açıklama yapması karşısında da, “Varsa istifa ederim.”diyerek iddialı konuştu. Ya ne demek istediğini tam anlatamadı! Ya da birilerinin dolduruşuna geldi!diye konuşulup, Ankaralılar birbirine düşürüldü! yorumları yapılmaya başlandı!
Bu açıklama dan sonra Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Kadir Yanık’ta yeni bir açıklama yapacağını belirterek, söyleminin arkasında durduğunu belirtti. Bu arada Tulumtaş Mahallesi Dernek Başkanı Muzaffer Yanık “135 parsel müracatı oldu, ancak kimisinin sonradan haberi oldu. Bu konu Yakup Odabaşı belediye başkanı olmadan önce vardı. Dilekçelerimizi Yakup Odabaşı belediye başkanı olmadan önce verdiydik! Diyerek konu bambaşka bir boyut kazandı.
Bu konunun ne olduğunu araştırdık, sorduk. Dernek Başkanı Muzaffer Yanık’ın söylediği gibi Yakup Odabaşı Belediye Başkanı bile değil ken 2008 yılında Tulumtaş köyündedaha önce3 ayrı parsele verilen 0.15 oranından 1.50 çıkan artırım vatandaşların dikkatini çekiyor.
Tulumtaşlı olmayan, daha açık bir tabirle dışarıdan gelenler, bir iddiaya göre 1 tanesi Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın doktoruna ait olan araziler Büyükşehir Belediyesi’sinin onayıyla inşaat alanı 0.15’ten 1.50 ye çıkarılıyor. Bu konunun nasıl olduğunu araştıran Tulumtaşlılar şunu öğreniyorlar. DSİ’ye müracat edipte, arazilerinin AKİFER sahası içinde olmadığına dair bir yazı alıp, Büyükşehir Belediyesi İmar Müdürlüğü’ne müracat ederek taleplerini ilettikleri zaman böyle bir olay gerçekleşiyor…
Bunu öğrenen Tulumtaşlı Başkan Odabaşı’nın akrabası İlhami Odabaşı DSİ’ye yazı yazarak arazilerinin AKİFER sahası içerisinde olup olmadığını soruyor. Bunu sorarken henüz Yakup Odabaşı Belediye Başkanı değildir. Ancak, bir türlü olumlu/olumsuz cevap alamıyor. Aradan 1 yıl geçiyor dilekçesine halen cevap alamayınca bu seferde Gölbaşı Belediyesi’ne dilekçe ile müracat ediyor ve belediye aracılığıyla DSİ’ye sorulmasını istiyor. Belediye DSİ’ye değişik alanlarda başka parseller içindemi aynı şeyleri söyleyecekler ! mantığı ile ilave arazilerin listesini de katarak DSİ’ye AKİFER sahası içinde olup olmadıklarını soruyor. (AKİFER : Yeraltındaki Su depoları) Belediye’nin yazdığı yazıya bu sefer DSİ cevap veriyor ve gönderilen parsellerin AKİFER alanı içinde olmadığı belirtiliyor. Bunun üzerine Büyükşehir Belediyesi’ne müracat ediliyor ve Eski Belediye Başkanı Abdulnasır Haşlak döneminde verilen 3 parsele uygulanan imar uygulaması isteniyor. Bu arada peyderpey Tulumtaşlılara konu duyuruluyor müracat sayısısı bugün itibarıyla 130’a çıkıyor…AKP İlçe Başkanı Osman Karaaslan şunu iddia ediyor: Burada sadece Yakup Odabaşı, Kadir Yanık ve Akrabaları istifade ediyor, köylülerin haberi yok! diyor. Bu arada bu planların Belediye Meclisi’nde gündeme gelerek kabul edildiğini henüz askıya çıkarak onaylanmadığını söylüyor.
Şimdi sorun şurda başlıyor. Kadir Yanık’ın da belirttiği gibi; Tulumtaş’ta oturmayan kişiler geliyor arazilerine yüksek kat alabiliyor ancak Tulumtaş’ta yayaşan köylüler bu fırsattan neden yararlanamıyor! Burada Kadir Yanık haklıdır. Bu köyde yaşayıp büyüyeceğim ancak rantını da dışarıdan gelecek birilerinin yemesi, köylüyü yine fakir bırakması hele de bu siyasi otoriteden kaynaklı ise kesinlikle haklıdır. Buna kimse ses çıkarmaz iken, hiç kimse görmez iken şimdi Yakup Odabaşı belediye başkanı olmadan önce akrabası olan İlhami Odabaşı tarafından başlatılan böyle bir hak arama tüm Tulumtaşlılara bir hak gösterdiyse , bu haktan tüm mahallelilerin ve hatta diğer mahallelerinde nasıl yararlanacağına bakmak siyasetin doğrusu olacaktır!
Yoksa, halen ortada onaylanmış bir şey yokken varmış gibi sunmak ta yanlış, yok deyipte birbirine karşı suni gündem oluşturmakta zaman çalmaktan başka bir şey değil…Birde bu olayların DSİ ve Büyükşehir Belediyesi arasında gerçekleşmesi olayı var, bu da ayrı bir konudur.
Siyaseten bakınca böyle, ben bir çevrecigözüyle baktığımda ise tüm bu yüksek yapılaşmalara karşı olan birisiyim.
Bundan sonra ne olur ben söyleyim. Ortada oluşmuş bişey olmadığı için hiç birşey olmaz..Herkes konuştuğu ile kalacaktır. Kendi dönemlerinde birilerine rant kazandırılırken sessiz kalırken, bugün çıkıpta birilerini suçlamak için bas bas bağırmaları da suçlarını örtmüyor.
Zira, Türkiye’nin hiçbir sorununun, Türkiye ile ilgili hiçbir konunun gündeme gelmediği, sanki bu ülkenin hiçbir sorunu ya da konusu ulusal boyutta yerel siyasetçilerimizi ilgilendirmezmiş gibi duruşları çok ilginç olduğu kadar, Gölbaşılıların doğru bilinçlenmesinin ve bilgilenmesinin önünde de bir engel teşkil ediyor.
/// /// ///
Geçen yazımda “Böyle Projeler Olmaz Olsun” demiştim. Hastane yeri ile ilgili 4 parsel yani taşçıların taşındığı TEK yolu kıyısındaki parselde 100 dönümlük arazi arayışlarını eleştirmiştim. Ayrıca, Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in çarşı merkezine Viyadük yapacağız açıklamasını da eleştirmiştim. Çünkü, bu projeler Gölbaşı’na fayda değil külli zarar verecek projeler olarak görmekteyim. Bu projelerden viyadük konusunda CHP İlçe Teşkilatı ile GÖL_DER açıklama yaptı ve eleştirdi. Viyadük projesinin Gölbaşı’na zarar vereceğini belirttiler. Belediye Başkanı Yakup Odabaşı’da viyadük projesi istemediğini belirtti. Ancak, bu konuda kamuoyu oluşturulamadı. Çünkü, başka kimseden ses çıkmadı. Yine söylüyorum, Gölbaşı’na yapılacak bir viyadük projesi şehir merkezinin yaşanmaz hale getirecek bir proje olacaktır. AKP İlçe Teşkilatı da bu konu da girişimleri ve görüşlerini bildirmelidir. Bu projeyi engellemelidir yoksa sorumlusu her zaman iktidar partisinin temsilcileri olur.
Diğer taraftan Hastane yeri ile ilgili 4.parselden istenilen 100 dönüm yerle ilgili yeni gelişmeler oldu. Bu bölgeye DSİ tarafından verilen bir rapor var. Burada herhangi bir inşaat yapılamaz! Diye bu raporu nasıl görmediler, bu raporu nasıl yok saydılar anlayamadım. Zaten bu araziye Komisyon Başkanı, Milletvekilini, Kaymakamı, Belediye Başkanını ve Diğer siyasileri de Belediye Başkan Yardımcısı Erol Gündüz yönlendirmiş. Yani, öğleyin TEİAŞ’da yemekte hepbirlikte oturup hastane yeri tartışırken, böyle bir yerde var! diyerek 4.parsele hastane yapılabilir diye herkesi alıp getirip göstermiş..
Burayla ilgili de başta AKP İlçe teşkilatı olmak üzere siyasiler iradesini koyması gerekir, inşaata açılmasına izin verilmesi yeşil alan katliamı olur. Zaten birde buradaki DSİ’nin sulak alan buraya inşaat yapılamaz raporunu herkesin dikkate alması gerekiyor.. Saygılarımla.. |