|
||
Diyarbakır Patlaması... | ||
Güncel Olaylar Haberi | ||
![]() |
||
DİYARBAKIR PATLAMASI Zeki Sarıhan Genel seçimlere birkaç gün kala HDP’nin Diyarbakır mitinginde bombalar kimler tarafından ve neden patlatılmış olabilir? Bir olay hakkında kesin ipuçları olmadan konuşup yazmak, büyük yanılgı paylarını da içinde taşır. Ancak bu patlamanın faillerini bulmak, belki emniyet güçleri tarafından bile mümkün olamayacak ve olay ülkemizde yüzlerce faili meçhul olay gibi karanlıklarda kalacaktır.
Gene de olay hakkında bazı tahminlerde bulunmanın sakıncası yoktur. Bir gün gerçek açıklanabilirse ve o gerçek bu tahminleri geçersiz kılarsa doğal olarak yanıldığımızı da itiraf etmemiz gerek.
Miting bombalama eylemi, 1977 Taksim katliamını andırmaktadır. 12 Eylül 1980 darbesine giden yolda bu katliam, ülkede bir kargaşa yaratarak sıkıyönetimi davet etmek ve halk hareketini bastırmak için yapılmıştı. Olayı tertipleyenler Kenan Evren darbesiyle amaçlarına ulaşmışlardı.
Diyarbakır’da miting alanında bomba patlatmanın nedeni de olsa olsa, orada bir kitle katliamı yapmak, galeyana gelen Kürtlerin ülkenin her yanında ayaklanması, bunu bastırmak için de 12 Eylül’de olduğu gibi faşist bir askeri yönetimin işbaşına gelerek ülkede bir iç savaşın başlatılmasıdır.
Tayyip Erdoğan’ın ve çevresinin, 13 yıllık iktidarları döneminde işledikleri suçların hesabını vermekten kurtulmak, bunun için 7 Haziran seçimlerinde yeniden tek parti iktidarı olmak için yapamayacağı hiçbir şeyin olmadığı gibi haklı bir kanı oluştu. Ama bu olay, iktidar çevrelerinin işi olamaz. Gerçi AKP iktidar ülkede tehlikeli bir kamplaşma yaratmıştır. Bu Erzurum’da gene HDP mitinginin basılması gibi olaylarla da sonuçlanmıştır ama iktidar partisinin hedefi sandık zaferiyle sınırlıdır. Askeri bir darbenin kendisini de silip süpüreceği ortadadır.
Diyarbakır olayı, 1970’lerde devreye sokulan, zaman zaman geri çekilse de yok olmayan gizli bir siyasi odağın varlığına işaret ediyor. Bu örgütün ideolojisi Türk ırkçılığıdır. Onun yabancı bir ülke ve istihbarat örgütü ile bağını aramak, dışarıdan yönlendirildiğini söylemek doğru değildir. 76 milyonluk Türkiye’de böyle akımları ve örgütleri canlı tutacak ve her an harekete geçirecek kadar kötülük potansiyeli vardır. Hırant Dink’i katleden de bu zihniyettir.
Ne yazık ki, bazı siyasi çevreler, Kürtlere karşı düşmanlığı körükleyen bir tutum içindedirler. HDP’yi barajın altında bırakıp ona verilecek oyları da kendi hanesine kazanmak isteyen AKP sözcüleri de buna yardım etmişlerdir. Ne yazık ki, bu yardım AKP ile sınırlı da değildir. Irkçılık mikrobuyla zehirlenmiş diğer bazı çevreler de aylardır HDP’nin Meclis’e girmemesi için kampanya yürüttüler.
Kendisi olaydan zarar gördüğü ve tahrik edildiği halde HDP’nin sağduyu ile davranması, Türkiye halkının geniş oranda bu saldırıyı kınaması tertipçilerin niyetlerini kursaklarında bırakacak gibi görünüyor. Kaldırılan taş, kaldıranın ayağına düşmüştür. Tertipler bazen karşı tarafın sağduyusu ile amacına ulaşamaz. Türk ve Kürt halkları, demokratik haklarına sahip olarak gönüllü birlik ve barış içinde yaşamayı öğrenmek üzeredir… Bu gelişmenin önüne ne siyaseten ne de böyle tertiplerle geçmek mümkün görünmüyor.
Ne kadar ilginçtir: 1969’da okulumuzun öğrenci derneği seçimlerini büyük bir farkla kazandığımız zaman, sırf bakanlık beslemesi bir grup zorbanın tahrik olacağını düşünerek hiçbir kutlama yapmadan yatakhanelerimize çekilmiştik. HDP sözcüleri de muhtemel bir seçim zaferi kazandıklarında aynı gerekçeyle hiçbir kutlama yapmayacaklarını söylüyorlar… (7 Haziran 2015, 02.00) |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.