Aslında her yıl geç başlatılıyor..
Başkan Yakup Odabaşı her festival, pardon şenlik bitişinden 1 ay sonra yeni bir şenliğin başlatılması gerektiğini belirtiyorsa da buna birim müdürlerinden tutunda diğer ilgili ve yetkilileri son 1 ay kala organizasyon çalışmalarına başlıyor..
Başkan Odabaşı’nın hızına yetişemiyorlar belli ki, ya da farklı yorumluyorlar, ya da kafalarına göre takılıyorlar…
Bu konu da söylenecek çok söz var ancak tek kelimeyle şunu artık rahatça söyleyebilirim ki, Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’nde önemli eksiklikler var. Bu ister müdürden kaynaklı olsun, isterse personelden ancak kesinlikle eksiklik olduğu gözleniyor. Başkan Yakup Odabaşı’nın siyasi geleceği hiç düşünülmüyor, küçük olsun, benim olsun! misali kendi içerisinde bir enerji oluşturmaya çalışılıyor.. Bunu iyice fark ettim. Nasıl fark ettiğimi de yazımın içerisinde zaten göreceksiniz, anlamayanlara bir daha anlatabilirim de..
Bu yıl şenlik adı altında yapılacak etkinlik biliyorsunuz 1 haftadan beri gündem de olup, çok geç kalındığını maalesef herkes kabul ediyor. Neden geç kalındı, neden böyle oldu bilemiyorum ancak bunun sorumlusu 1. derece de Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’dür. Bu birimin müdürü Banu Revan hanıma da oldukça tepki vardır. Bu tepki sadece festivalden kaynaklı olmayıp, daha önce bazı STK temsilcileriyle sıkıntı yaşamış ve kendini anlatamadığı gibi çözümde üretememiştir. Çözüm üretemediği gibi konuya başkanı da dahil ettirmiştir. Bir yönetici böyle şeylerle ugraşmamalıdır. Çözüm adresi olmalıdır, sorun taşımamalı ve siyasi geleceği de kesinlikle düşünmelidir.
Neyse, bu onların sorunu, beni bağlamaz. Beni bağlayan şu anda bu şenlik konusu olup, geç kalınan bir şenliğin organizasyonuna katkı vermek ve kamuoyunda tartışma konusu olanmüdürlerin oluşturacağı olumsuz etkiyi engellemek adına Organizasyon Komitesi oluşturuldu. Bu komite de yine ilçenin sosyal insanlarından birisi Hulusi Gürpınar bey de koordinatör oldu. Ancak, yine de “Bütçe benim, ben yönetirim.!” edasıyla hareket eden Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Banu Revan hanım, Ve üstünde kendisine bağlı olan Başkan Yardımcısı Murat Bölük’de etkilidir. Bizlerde bu komite de yer aldık, İlçedeki aktif STK temsilcileri de var. Bunlar gönüllülük esasına dayalı olarak yer aldı. Aslında benim bir önerim de Teşkilatlardan birer temsilci istenmesi oldu ancak Banu Revan hanım bunu atlamış. Neden atlamış, görememiş bu tartışılır ancak yeri ve zamanı değil. Hemşeri Dernekleri konusunda yine sunmuş olduğumuz katkı önerisi yerinde ancak sorun hemşeri dernekleri temsilcisi olarak görev alan Yüksel Kaymak’ın yoğun işlerinin olmasıdır. Burada Başkan Odabaşı’nı bu konuda uyaran kimse olmadı sanıyorum. Burada çözüm adresi olarak Kır-Der Gölbaşı Şube Başkanı Nevzat Dulkadir yine taşın altına elini koyacaktır.
Bunu da geçiyorum. Gönüllülerden birisi de Taşçılar Dernek Başkanı Bayram Dursun oldu, Bu konu da hayli çabalıyor. Taşçılarla toplantı yapıldı ve neler yapılabileceği konusunda görüşler bildirildi. Kendi tanıtımları açısından da önemli olan bu şenlikle birlikte sorunlarını da anlatma fırsatı bulacaklar.
Bu konu da yazılacak o kadar çok konu varki. Ancak, bu zamandan sonra ne olursa olsun hep birlikte bu şenliğin en güzel şekilde yapılması için gerekeni yapacağız. Benim, soracağım çok şeyler olacak bu ilgili müdürlüğe! ancak şimdi zamanı değil.
Şenlik konusunda İlçedeki tüm sosyal, siyasi, kültürel, ekonomik vb. dinamiklerin biryerinden tutması gerektiğine, Gölbaşı ve dışında yaşayan herkesinde bu şenliğe sahip çıkmaları ve katılmaları gerektiğine inanıyorum. Şu zamanda kimse küsmesin, kimse kırılmasın, hepsini festivalden sonraya bıraksın ve güzel bir sinerji oluşturarak ilçemizi en güzel şekilde tanıtalım. Başkentte ses getiren bir şenlik olması dileğiyle saygılar sunarım. |